ölü internet teorisi 1
İnternet, bir zamanlar özgür fikirlerin, insan yaratıcılığının ve sınırsız bilginin merkeziydi. Ancak bugün, çevrimiçi dünyanın perde arkasında görünmez bir ordu var: botlar ve yapay zekâlar.

İnterneti Robotlar mı Yönetiyor?

Botlar ve yapay zekâ, internetin büyük bölümünü ele geçirdi. Sosyal medya akışlarımızı, arama sonuçlarımızı ve takip edeceğimiz haberleri belirliyorlar. İnsan eli değmeyen içeriklerle dolu bir dünyada, gerçeği sahteden ayırmanın her zamankinden zor olduğu şu günlerde "İnternet yaşıyor mu, yoksa algoritmaların yönettiği bir hayalete mi dönüştü?" sorusu akla geliyor. İnsan yaratıcılığının yerini otomasyonun aldığını bu yeni çağda, "Ölü İnternet Teorisi" artık kehanet değil, gerçeğin ta kendisi.

Uzun yıllar boyunca internet, insanların ürettiği içeriklerle yaşayan, büyüyen ve çeşitlenen bir ekosistem olarak görüldü. Ancak son yıllarda bu canlılığın yerini otomasyonun ve yapay zekânın aldığına dair ciddi işaretler var. “Ölü internet teorisi” adı verilen görüşe göre internetin büyük bölümü insanlar yerine botlar ve yapay zekâlar tarafından yönetiliyor.

İlk kez 2021’de dile getirilen bu teori, başlangıçta bir komplo teorisi gibi görülse de bugün çok daha ikna edici bir tablo sunuyor. Neredeyse tüm büyük sosyal medya platformları ve arama motorları, içerikleri sıralamak ve kullanıcı deneyimini optimize etmek için botlardan yararlanıyor. Ancak mesele artık yalnızca sıralama algoritmalarından ibaret değil; günümüzde internetin kendisi büyük ölçüde otomatikleşmiş durumda.

“Ölü İnternet” Teorisi Gerçek mi Oluyor?

Çeşitli raporlara göre 2021’de internet trafiğinin yaklaşık %42’si botlara aitti. Bu oran 2023’te %49,6’ya yükseldi ve 2024 itibarıyla ilk kez %50’yi aşarak insanların ürettiği trafiği geride bıraktı. Bu, internet tarihindeki bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Botlar; reklam izleme, içerik çoğaltma ve veri toplama gibi süreçleri tamamen otomatikleştirerek “para basmanın” en kolay yolu haline geldi.

İçerik üretim modeli uzun süre boyunca insana dayanıyordu. İçerik üreticiler, izleyici ilgisi ve reklam gelirleriyle motive olurdu. Yapay zekâ çağında bu denge bozuldu. 2020’den bu yana reklam verenlerin milyonlarca dolarının gerçek kullanıcılar yerine botlara gösterilen reklamlara harcandığı ortaya çıktı. Hatta bazı durumlarda, reklamlar Google’ın kendi botlarına sunuldu.

ChatGPT gibi büyük dil modellerinin (LLM) yükselişi, bu süreci hızlandırdı. Yapay zekâ tarafından üretilen içeriklerin oranı hızla artarken, arama motorları da içerikleri özetleyerek kullanıcıların sayfalara tıklama ihtiyacını azalttı. Bu da içerik üreticiler için gelir kaybı anlamına geliyor. AI içerik tespit girişimi Originality AI’ya göre, ChatGPT’nin piyasaya sürülmesinden bu yana Google arama sonuçlarının ilk 20’sinde yer alan ve AI tarafından üretilen içerik barındıran site sayısı %400 arttı.

Sosyal Medyada Dijital Hayaletler

2024’ün başlarında sosyal medya platformlarında “karides İsa” fenomeni adı verilen bir içerik akımı yayıldı. Yapay zekâ tarafından oluşturulan bu tuhaf görüntüler, internetteki estetik ve kültürel üretimin de otomasyona kaydığının çarpıcı bir göstergesi oldu.

ölü internet teorisi 2
“Ölü internet” ifadesi, arkadaşlar arasındaki mesajlaşmaların veya birebir iletişimin tamamen yok olacağı anlamına gelmiyor. Ancak internetin giderek daha fazla botlar tarafından şekillendirildiği ve bu eğilimin hızla güçlendiği bir gerçek. Kullanıcıların, gerçek içerikle sahteyi ayırt etme konusunda daha dikkatli olmaları gerekecek.

Sosyal medya platformları, AI üretilmiş içeriklerin hızla çoğalmasıyla dolup taşıyor. Bu durum, “ölü internet” teorisinin ana fikrini doğrular nitelikte: İnsan yapımı içerik yavaş yavaş kaybolurken yerini botların sonsuz üretim kapasitesine sahip dijital kopyaları alıyor.

İnsanlar Botlara Benzemeye Başladı

Cloudflare CEO’su Matthew Prince, TIME’a verdiği bir röportajda “İnsanların içeriğe ücretsiz ulaşabildiği, robotların ise bunun için yüksek bedeller ödediği bir dünya hayal ediyorum” diyerek yeni bir ekonomik modelin gerekliliğine işaret etti. Bazı teknoloji şirketleri, bot erişimini ücretli hale getirerek içerik üreticilerin gelirini korumayı hedefliyor.

Sürecin ironik bir sonucu olarak insanlar da botların dilini ve iletişim tarzını benimsiyor. Sosyal medyada kullanılan basmakalıp ifadeler, kısa ve otomatik yanıtlar, dijital iletişimin ruhunu yitirdiğini gösteriyor.

İnternet, bir zamanlar özgür fikirlerin, insan yaratıcılığının ve sınırsız bilginin merkeziydi. Ancak bugün, çevrimiçi dünyanın perde arkasında görünmez bir ordu var: botlar ve yapay zekâlar. Sosyal medya akışlarımızı, arama motoru sonuçlarımızı ve haber sitelerini dolduran içeriklerin çoğunun artık insan eli değmeden üretildiğini bilmek, “internetin gerçekten yaşıyor mu?” sorusunu gündeme getiriyor. İnternet henüz ölmedi, hâlâ canlı, ancak eski ruhunu kaybetmek üzere. Dijital dünyanın geleceği, insanlar ve makineler arasındaki bu görünmez güç dengesine bağlı olacak.

Remzi Gokdag

Remzi Gökdağ gazeteci, yazar ve dijital yayıncıdır. Başka Şehirler, Sevgili İstanbul, Amerikan Medyası’nda 11 Eylül ve Park Otel Olayı kitaplarının yazarıdır.

Başka Şehirler
Dear Istanbul

Dear Istanbul

following footsteps

FOLLOWING FOOTSTEPS

Sevgili İstanbul

Başka Şehirler - Remzi Gökdağ

Başka Şehirler

Son Eklenenler

ölü internet teorisi 1

İnterneti Robotlar mı Yönetiyor?

İnternet, bir zamanlar özgür fikirlerin, insan yaratıcılığının ve sınırsız bilginin merkeziydi. Oysa bugün, çevrimiçi dünyanın perde arkasında görümez, gizli bir ordu var.…
Hüznün de fotoğrafı çekilir...

Hüznün fotoğrafı

İstanbul'a akşam çökmektedir. Minarelerin suya düşen gölgeleri kaybolurken bir adam belirir. Rıhtımdaki sandalyelere kamerasını doğrultur ve basar deklanşöre. Karanlık yoğunlaşır, adam, sandalyeler,…
sosyalmedya2

İnterneti Zehirleyen Azınlık

Sosyal medyada gördüğümüz öfke ve kutuplaşma, toplumun gerçek sesi değil; küçük bir azınlığın gürültüsü. Algoritmalar bu aşırı sesleri öne çıkarıyor, makul çoğunluğu…
Zamansız Yolculuklar

Zamansız Yolculuklar

Bir kıtanın uçsuz bucaksız sahillerine vuruyor dalgalar. Kumlar bilinmeyenin sınırlarına uzanıyor. Karşımda sonsuzluğa açılan bir okyanus; ardında, hiç duyulmamış masalları saklayan derin…
okyanus

Hatırlamaya Çalıştıklarımız

Hatırlamaya çalıştıklarımızla, unutmayı umduklarımız... Hangilerini saklayacağız, hangilerini şefkatle uğurlayacağız. İşte asıl mesele bu…
ai haber

Haberim Yok

Bugün gazetecilik, reyting ve tıklanma peşinde koşan bir oyun haline geldi. Gerçek habercilik toplumu doğru bilgilendirmek ve gerçekleri ortaya çıkarmakken, medya artık…
Hüznün de fotoğrafı çekilir...
Önceki Yazı

Hüznün fotoğrafı